Skip to content Skip to footer

Annem / Babam Mirasının Hepsini Kardeşime Bıraktı Hakkımı Nasıl Alabilirim?

Miras hukuku, aile içinde en çok tartışma yaratan konuların başında gelir. Özellikle anne ya da babanın tüm mirasını yalnızca bir kardeşe bırakması, diğer mirasçılar açısından ciddi bir hak kaybı oluşturabilir. Türk Medeni Kanunu, miras hakkını güvence altına alarak bu tür durumlarda diğer mirasçıların haklarını korumaktadır.

Miras, bir kişinin vefatıyla birlikte geride bıraktığı malvarlığının, yasal mirasçılarına veya vasiyetname ile belirlediği kişilere intikali anlamına gelir. Türkiye’de miras hukuku Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre düzenlenmiştir ve miras paylaşımı sırasında çoğu zaman aile bireyleri arasında uyuşmazlıklar yaşanabilmektedir. Özellikle anne veya babanın, tüm mirasını yalnızca bir çocuğa ya da başka bir kişiye bırakması, diğer mirasçıların mağduriyetine yol açabilir. Bu noktada “Hakkımı nasıl alabilirim?” sorusu aileler ve kardeşler arasında sıklıkla gündeme gelir.

Aşağıda, bu konuyu hukuki açıdan ele alacak ve Altındağ Hukuk Bürosu Resmi Web Sitesi Editörleri olarak saklı pay kavramını, dava süreçlerini ve mirasçının haklarını detaylıca açıklayacağız.

Türk Medeni Kanunu’nda Miras Düzeni

Türk Medeni Kanunu, mirasçıların kimler olacağını ve hangi oranlarda mirastan pay alacaklarını açıkça düzenler. Kanuna göre yasal mirasçılar:

  • Altsoy (çocuklar, torunlar),

  • Ana ve baba,

  • Kardeşler,

  • Büyükanne ve büyükbabalar ile onların altsoyu,

  • Sağ kalan eş

olarak sıralanır. Eş, hangi zümre mirasçı olursa olsun her zaman mirastan belirli oranda pay alır.

Ancak miras bırakan (anne ya da baba), vasiyetname düzenleyerek ya da miras sözleşmesi yaparak malvarlığını dilediği gibi tasarruf edebilir. Bu tasarruf özgürlüğü, saklı paylı mirasçılar açısından sınırsız değildir. İşte hukukun en önemli denge mekanizması burada devreye girer.

Saklı Pay Nedir?

Saklı pay, mirasçının miras bırakanın tasarruf özgürlüğüne rağmen dokunulamayacak yasal hakkıdır. Yani anne veya baba, malvarlığını istediği gibi tasarruf edebilir; fakat kanun koyucu bazı mirasçıların hakkını güvence altına almıştır.

Saklı paylı mirasçılar şunlardır:

  • Altsoy (çocuklar ve onların altsoyu),

  • Anne ve baba,

  • Sağ kalan eş.

Kardeşlerin saklı pay hakkı bulunmamaktadır.

Örneğin, anne ya da baba tüm malvarlığını tek bir çocuğa bıraksa dahi, diğer çocuklar saklı pay oranları ölçüsünde mirastan hak talep edebilirler.

Vasiyetname ve Miras Sözleşmesi ile Yapılan Tasarruflar

Anne veya baba, mirasını bir vasiyetname ile istediği kişiye bırakabilir. Vasiyetname el yazılı, resmi veya olağanüstü koşullar altında düzenlenmiş olabilir. Ayrıca miras sözleşmesi yapılarak da belirli kişilere miras bırakılabilir.

Fakat vasiyetname ya da miras sözleşmesi saklı payı ihlal ederse, saklı paylı mirasçılar bunu tenkis davası ile azaltabilirler.

Saklı Pay İhlalinde Tenkis Davası

Eğer bir mirasçı “annem/babam tüm mirası kardeşime bıraktı, bana hiçbir şey kalmadı” diyorsa, başvurabileceği temel hukuki yol tenkis davasıdır.

Tenkis davası, saklı payı zedeleyen tasarrufların, saklı pay oranı ölçüsünde azaltılmasını sağlar. Yani mahkeme, miras bırakanın yaptığı vasiyet veya bağışı saklı pay oranında geçersiz kılar ve hakkı mirasçıya iade eder.

Tenkis davası açabilmek için:

  • Davacı, saklı paylı mirasçı olmalı,

  • Davalı, saklı payı ihlal eden kişi veya kişiler olmalı,

  • İhlale sebep olan vasiyetname veya tasarruf bulunmalıdır.

    Tenkis Davasında Süreler

    Mirasçılar haklarını kaybetmemek için süreleri bilmelidir:

    • Öğrenme tarihinden itibaren 1 yıl içinde tenkis davası açılmalıdır.

    • Her durumda, miras bırakanın ölümünden itibaren 10 yıl geçtikten sonra dava açılamaz.

    Bu süreler hak düşürücü olduğundan, gecikme halinde mirasçılar saklı paylarını kaybedebilir.

    Uygulamada Karşılaşılan Durumlar

    Pratikte en çok karşılaşılan durum, anne veya babanın vasiyetname ile mirası yalnızca bir çocuğa bırakmasıdır. Diğer çocuklar genellikle bu durumda mağduriyet hissi yaşar. Ancak kanun, onların saklı paylarını korur.

    Başka bir örnek, anne ya da babanın yaşarken malvarlığını satış veya bağış yoluyla bir çocuğa devretmesidir. Görünüşte satış gibi görünse de aslında bağış amacı taşıyorsa, bu durumda da tenkis davası gündeme gelir.

    Masumiyet Karinesi ile Bağlantı

    Burada dikkat edilmesi gereken bir başka husus, miras paylaşımı sürecinde mirasçıların birbirlerine karşı suçlayıcı tutum sergilememeleridir. Örneğin, “sen annemi kandırdın, vasiyet yazdırdın” gibi iddialar ciddi hukuki sonuçlar doğurur ve ispat yükü iddiada bulunana aittir.

    Bu nedenle sürecin profesyonel destekle yürütülmesi önemlidir.

    Altındağ Hukuk Bürosu’nun Miras Hukuku Alanındaki Uzmanlığı 

    Miras hukukuna ilişkin uyuşmazlıklar çoğu zaman aile bağlarını zedeleyen, duygusal ve hukuki açıdan zorlayıcı süreçlerdir. Altındağ Hukuk Bürosu, miras hukuku ve özellikle tenkis davaları konusunda edindiği tecrübelerle, mirasçıların hak kaybı yaşamamaları için gerekli hukuki desteği sağlamaktadır.

    Mirasın adil şekilde paylaşılması, hem bireysel hakların korunması hem de aile içi ilişkilerin sürdürülebilirliği açısından önemlidir. Bu nedenle böyle bir durumla karşılaşan mirasçıların haklarını aramaktan çekinmemeleri, hukuki yolları zamanında kullanmaları gerekir.